Yeni Papa seçilirken dünya neyi bekliyor?

Yeni Papa Seçimi: Dünya Ne Bekliyor?

*** Okuyacağınız metin Axios’tan derlenmiştir.

Papa Francis’in halefi, dünya genelinde 1,4 milyardan fazla üyesi olan bir Katolik Kilisesi’ni devralacak. Ancak yeni papanın etkisinin kilise sınırlarını aşıp aşmayacağı belirsizliğini koruyor. Bu seçim neden önemli?

Neden Önemli: Papalar bugün yalnızca kilise doktrinini ve yönetimini denetlemiyorlar; barış anlaşmalarını teşvik edebilen, hastalıklara karşı mücadeleyi hızlandırabilen ve nüfus artışını etkileyebilen küresel diplomatlar ve etkili figürlerdir.

Papa olarak görev yapan Francis’in on iki yıllık sürecinde aldığı kararlar, dünya çapında milyonlarca Katolik ve Katolik olmayan insanı etkiledi. Mesajları evrenselleşti, kitlelere yayıldı. Francis, ülkeleri mültecilere insanca davranmaya, iklim değişikliği ile ilgili politikalar uygulamaya teşvik eden, LGBTQ+ topluluklarına daha iyi muamele edilmesini savunan ve düşmanlıklara son verilmesini isteyen önemli bir ses haline geldi.

Dünyanın dört bir yanından kardinal seçmenler, yeni bir papa seçmek üzere Vatikan Şehri’nde bir araya geldi. Seçilen isim, dünyanın en büyük ve tek dini örgütünün lideri olacak. Yeni papa, piskopos atamaları yapacak, kilisenin gündemini belirleyecek ve küresel endişelere öncelik verecek.


Gündem Kilise Çerçevesini Aşıyor

Katolikler için papa, doğrudan Petrus’un manevi soyundan gelen İsa’nın yaşayan ve kopmayan temsilcisi olarak kabul ediliyor. Ancak Virginia Commonwealth Üniversitesi’nden Katolik Çalışmaları Başkanı Andrew Chesnut’a göre yeni papanın gündemi, Katolik Kilisesi sınırlarını aşıyor.

Katolik Hristiyanlık inancına dayanan bu ahlaki gündemin büyük bir kısmı laik toplumda yankı buluyor.

Bazı tarihçiler, antikomünist Papa II. John Paul’ün nükleer silahlanmayı durdurmaya çağırarak Soğuk Savaş’ın sona ermesine ve nükleer savaşın önlendiğine katkıda bulunduğunu iddia ediyor.

Papa Francis, Kolombiya ve FARC isyancılarını barışa zorlayarak on yıllardır süren çatışmaları sona erdirmeye çalıştı ve ayrıca Obama yönetimini Küba ile ilişkilerde adımlar atmaya teşvik etti.


Kilise Krizler Karşısında

Papalar, kriz anlarında bazen hiçbir şey yaparak bazen de yeterince hareket ederek dünya olaylarını etkileyebilirler. Örneğin II. Dünya Savaşı sırasında Naziler Yahudileri toplama kamplarına gönderirken sessiz kalarak eleştirilen Papa Pius XII bulunmaktadır.

1960’larda Papa XXIII. John, kilise içindeki cinsel taciz iddialarını önemsizleştirmeye çalıştı ve konuşanları aforozla tehdit etti. 1980’lerde Papa II. John Paul, AIDS’ten muzdarip olanlara şefkat gösterdi ancak HIV/AIDS’in yayılmasını önlemek için korunma önlemlerini onaylamadı. 2010’da Papa Benedict, HIV’in yayılmasını önlemek için korunma önlemlerini onayladı.

Entrikalar: Papalar, yerel topluluklarda da etkili olabilir…

Bir papa, bazen inananları önemli yerel konularda harekete geçmeye yönlendiren piskoposlar atar. Örneğin New Mexico’daki yoksulluk karşıtları, yıllarca, eyaletteki yoksullukla mücadele etmek için yasa çıkarmaya çalıştılar.

Papa Francis döneminde yasal süreç hızlandı ve yasa kabul edildi. Yeni papanın da yoksulluğa odaklanması durumunda, kanun koyucuların konuyu yeniden gözden geçirmesi gerekebilir.

Papa, sadece Katolikler için değil birçok insan için ahlaki bir liderdir. Vatikan’ın seçtiği yeni papanın nasıl bir yol izleyeceği merak konusudur. Katolikler, yeni papanın Francis’in bıraktığı manevi boşluğu nasıl dolduracağını heyecanla bekliyor ve desteklerini ihtiyaç sahiplerine yönlendirerek umutla bir dönem daha kucaklamayı umuyor…

*** Axios – Russell Contreras

Related Posts

ABD Büyükelçisi’nden Suriye yorumu

ABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, ABD Başkanı Donald Trump’ın Suriye vizyonuna yönelik değerlendirmelerde bulundu.

Müsavat Dervişoğlu: “Beni davet etmesi gereken Cumhurbaşkanı’dır. Ben devletten bilgi almıyorum. İmralı’ya ulaklık yapmaya gidenleri gönderiyorlar”

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, PKK’nın fesih kararının ardından yaşanan sürece ilişkin olarak, “Bana şu anda Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetenler herhangi bir bilgilendirme yapmıyor ki. Bana bilgi vermek üzere İmralı’ya ulaklık yapmaya giden adamları partilere gönderiyorlar. Bana gelmesi gereken ya da beni davet etmesi gereken Cumhurbaşkanı’dır, Dışişleri, İçişleri, Adalet Bakanı’dır, MİT Müsteşarıdır” dedi. İnfazla ilgili yapılması planlanan düzenleme konusunda Dervişoğlu, “Ne getireceklerini bilmiyorum. Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasına yönelik bir düzenlemeyi muvazaa ile gündeme getirirlerse bunun ben şahsen millete sorulmasını isterim” ifadelerini kullandı. Dervişoğlu, parlamenter veya yarı başkanlık sistemine geçiş yapılacağı yönünde duyumlar aldıklarını söyledi.

Trump Oval Ofis’i kurt kapanı yaptı… Liderler gitmeye korkuyor

ABD Başkanı Trump’ın son dönemde Oval Ofis’te ağırladığı dünya liderlerine yönelik tavırları dikkat çekiyor. Analistler, Trump’ın diplomatik üslubun dışına çıkarak kameralar önünde yarattığı tartışmaların Oval Ofis ziyaretlerini zorlu hale getirdiğini söylüyor.

İran ile İsrail arasında gerilim yeniden tırmanıyor

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İsrail’in herhangi bir saldırısına güçlü şekilde karşılık verileceğini belirtti. Benzer bir açıklama İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından da yapıldı.

Netanyahu’dan dikkat çeken açıklama: Trump’ın Gazze planına sadığız

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, düzenlediği basın toplantısında, Gazze’ye “Gideon’un Savaş Arabaları” ismini vererek başlattıkları kapsamlı saldırılarla bölgeyi tamamen işgal etmeyi ve Hamas’ı “ortadan kaldırmayı” hedeflediklerini açıkladı …

AB, 5 bin askerden oluşan ‘acil müdahale gücü’nü aktif hale getirdi

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, 5 bin askerin yer aldığı “acil müdahale gücü”nün operasyonel hale geldiğini bildirdi. Kallas, “Bu güç, bir kriz patlak verdiğinde Avrupa’nın daha hızlı hareket etmesini sağlayacak” açıklamasını yaptı.