516 sayılı uçuşun yolcuları, Tokyo’ya iniş sırasında önce çarpışmanın şokunu yaşadı.
Ardından da kabini kaplayan sıcaklık ve dumanın paniği başladı.
Hayatlarının pamuk ipliğine bağlı olduğunu bilen yüzlerce kişi hayatta kalma içgüdüsüyle acil çıkışlara yöneldi.
Tüm bunların yaşandığı uçak içindeki mürettebat dahil 379 kişinin tamamının kurtulmuş olması olağanüstü bir başarı.
Uzmanlara göre eksiksiz bir tahliye operasyonu ile birleşen teknoloji, alev topuna dönen uçaktan herkesin kurtulabilmesini sağladı.
Olayın hemen sonrası çekilen görütülerde kaçış kaydırağı kullanılarak yapılan tahliye operasyonu sırasında bir panik dikkat çekmiyor.
Bununla birlikte, hiç kimsenin kabin bagajını yanına almaya çalışmadığı da fark ediliyor. Bu durum, böyle tahliyelerde, şişe ağzı denilen tıkanmaya neden olabiliyor.
BBC’ye konuşan havacılık uzmanı Alex Macheras, kazadan sonraki hayati önemdeki birkaç dakikada mürettebatın ders niteliğinde bir tahliyeyi hayata geçirdiğini söylüyor.
Yangının, ilk 90 saniyede “belli bir alanda sınırlı kalması” da herkesin tahliyesi için bir zaman aralığı sağladı.
Macheras, mürettebatın alevlerin hareketini iyi değerlendirdiğini ve tüm acil çıkışları açmamış olmalarının önemli olduğunun da altını çiziyor.
Airbus’ın A350 tipi uçağı, kompozit karbon fiber malzemeyle yapılan ilk ticari jetlerden biri. Uçağın ilk çarpışma ve sonrasındaki yangına karşı iyi dayandığı görülüyor.
Uçakta bulunan Yamake soyadlı bir yolcu, tüm kaosa karşın herkesin beş dakika içinde dışarı çıkarıldığını anlattı.
Yamake “10 ila 15 dakika içinde alevler uçağı sarmıştı” dedi.
28 yaşındaki yolcu Tsubasa Sawada ise “Sadece mucize olduğunu söyleyebilirim, hepimiz ölebilirdik” şeklinde konuştu.
Tüm yangının söndürülmesi birkaç saat sürdü. Uçaktaki 14 yolcu hafif yaralanmalar nedeniyle tedavi altına alındı.
Japon Havayolları uçağı ile çarpışan sahil güvenlik uçağında beş kişi hayatını kaybetti.